Akıl Oyunları

İstediğimiz kadar “deli, manyak” diyelim ABD Başkanı Donald Trump, seçim öncesi propaganda konuşmalarında söylediklerini iktidarı devraldıktan sonra hız kesmeden yapmaya devam ediyor.

Üçüncü yılını doldurmaya sayılı günler kala Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşı bitireceğini söyleyen Trump, önceki gün Vladimir Putin ve Volodomir Zelenski ile ayrı ayrı telefonda görüşerek, iki ülke arasında “barış” hedefli müzakere sürecini başlatmış oldu. Telefon görüşmeleri sonrası Putin ve Zelenski’nin yaptığı açıklamalar da bu sürecin başladığını doğrular nitelikte.

Hem Trump, hem de önceki başkan Biden yönetiminden bağımsız olarak şunu söyleyebiliriz ki, ABD ve her zaman olduğu gibi arka planda oyun kurucu rolünü başarıyla yerine getiren stratejik ortakları İngiltere ile İsrail bu savaşın da en karlı ülkeleri.

Büyük oyunun ilk perdesi Ukrayna’da açıldı. Ukrayna’nın ağzına çalınan bal niteliğindeki “NATO’ya katılma” vaadi Rusya’yı çılgına çevirdi. 20 Şubat 2022’de Rusya’nın Ukrayna’nın doğusunda Donbass bölgesini işgaliyle savaş başladı.

Ukrayna, ABD ve AB’nin her türlü askeri ve mali desteğini arkasına alırken, işgalci duruma düşen Rusya’ya dünyada her türlü uluslararası kuruluş ve etkinliğin kapıları kapatılırken, birbiri ardına ambargolar da gelmeye başladı.

Suriye’de Beşar Esad yönetimine verdiği destekle Akdeniz’in sıcak sularına inen ve iki önemli üsse sahip olan Rusya’nın Ukrayna savaşının getirdiği yük nedeniyle Ortadoğu’da ABD ile birlikte başrolü paylaşma hevesi darbe almaya başladı. Bu arada Hamas’ın 7 Ekim 2023’te Gazze’den İsrail’e yönelik saldırısı geldi ki, bana göre kimin karlı çıktığı dikkate alınırsa hala karanlık bir meseledir bu saldırı. Hamas’ın saldırısı sonrası Gazze’de, Lübnan’da, Suriye’de hatta İran’da yaşananlar ortada.

Rusya-Ukrayna savaşı ile Hamas saldırısı sonrası İsrail’in soykırıma varan saldırılarını tek bir çatı altında toplayıp, önyargılardan arınmış bir vaziyette haritaya da bakarak değerlendirmeler yapın bakalım, kimler kazançlı. Elimden geldiğince saymaya başlayayım:

1-Başta ABD silah endüstrisi olmak üzere Batılı savaş tacirleri.

2-Finlandiya ve İsveç’in üyelikleri nedeniyle NATO, dolayısıyla ABD.

3- Gazze’yi yerle bir eden, Hizbullah’ı, İran’ı kıpırdayamaz hale getiren, Esad’ın devrilmesiyle Suriye’de Golan tepelerindeki işgalini daha da genişleterek Şam’ın burnunun dibine kadar gelen İsrail, dolayısıyla ABD.

4- Utanmadan, sıkılmadan Gazze’ye el koyacağını ve iki milyon insan için tehcir planını devreye sokmakta kararlı olduğunu söyleyen Trump, yani ABD.

5- Barış karşılığı Ukrayna’nın 10-12 trilyon dolar değerindeki kritik mineral varlığına ABD çoktan göz koymuş durumda. Trump zaten Ukrayna’ya yaptıkları 500 milyar dolar yardım karşılığı nadir toprak elementleri istediğini açıkça söyledi.

6- Rusya’yı da işgal ettiği Donbass bölgesini resmen topraklarına katacağını hesaplarsak, az kazanımlı ülke olarak sayabiliriz. Kırım da zaten Rusya’da kalır.

7- Hiç merak etmeyin, Trump’ın Ukrayna çıkışından sonra “Biz de buradayız” diye bayrak sallayan AB’ye de birkaç kırıntı düşer.

Kaybedenlere gelince… Bu saatten sonra NATO hayali suya düşen, toprakla birlikte binlerce insanını da kaybeden Ukrayna mı desem, iktidarlarını sürdürebilmeleri için Trump’ın önünde el pençe divan durup, yüzleri kızarmadan Gazzelilerin tehcir planına “yeşil ışık” yakan Arap soytarılar mı desem...

Her şey ortada.

Kim “Akıl Oyunları”nda başrol oyuncusu, kim “Kaybedenler Kulübü”nde figüran. Takdir sizin...

Önceki ve Sonraki Yazılar
Uğur Ergan Arşivi