Mehmet Şandır

Mehmet Şandır

AMAN DİKKAT!

BENCE; ülkemize bir operasyon çekiliyor.

Büyük Ortadoğu Projesi’nin İran ayağı tamamlanmak üzere; muhtemelen yakın zamanda küresel güçler İran’ı teslim alacaklar; tıpkı, Suriye, Irak, Mısır ve diğer Arap ülkelerinde olduğu gibi artık Tüm Ortadoğu’yu ABD’nin adamları yönetecek. Bu ülkelerin toprak bütünlüğü devam etse de siyasi birliklerini parçaladılar.

BOP kapsamında olduğunu bildiğimiz Türkiye’ye diğer ülkelerde olduğu gibi bir operasyon çekebilmek mümkün olmayınca yani ülkemizi PKK terör örgütünü kullanarak etnik ve mezhep farklılıkları üzerinden çatıştırarak bölemedikleri için şimdi Devletin kuruluş hukukunu ve milletin milli kimliğini “barış ve demokratik toplum” oluşturmak ve yeni bir milli kimlik kurmak iddiasıyla değiştirmeyi ve böylece SEVR’in ve BOP’un hedeflerini gerçekleştirmeyi planlıyorlar.

Bunun için ‘yeni bir anayasa yapmak’ sürecini başlattılar.

Mevcut siyasi partilerin ve siyasi liderlerin yeni bir anayasa yapmak fikri ve niyeti, milletin egemenlik hakkına hukuk dışı bir müdahaledir, saldırıdır. İleri sürülen “darbe anayasasını değiştirmek ve bireysel hak ve özgürlükleri genişletmek” gerekçesi asla doğru değildir, samimi değildir, masum değildir. Yeni bir anayasa yapmak, Milli Mücadele ile kurulan, bedelinin kanla ödendiği devleti; yani Türkiye Cumhuriyeti devletini yıkmak yerine bir başka devlet kurmak amacı taşımaktadır.

Bugün seçilmiş milletvekillerinin, onların siyasi partilerinin, onlardan oluşan Meclis’in ve bunları destekleyen hukukçu, sanatçı, kendilerine ‘aydın’ diyen kişilerin ve bunların temsil ettiği kurumların anayasa yapmak hakları yoktur.

Anayasayı kurucu iktidarlar yapar, seçilmişlerin kurduğu iktidarların anayasa yapmak yetkisi hukukta yoktur; aksi bir davranış ve düşünce hukuk dışıdır, darbedir!

Anayasa, devletin ana teşkilatını düzenleyen temel kanundur. Devletin kuruluşunda yapılan bir toplumsal sözleşme olarak kurucu ilkeleri belirler; bunları değiştirmek hakkı hiçbir kimsede ve kuruluşta yoktur. “Ben değiştiririm” derseniz kurulmuş devleti yıkmış olursunuz.

Devletin yapılanmasını ve işlemesini değişen zamana ve gelişen ihtiyaçlara göre değiştirebilirsiniz; bunun adı anayasa değişikliğidir, yeni bir anayasa yapmak değildir.

Anayasalar ideolojik metinlerdir; kurulan devletin kurucularının ideolojisini ve devletin sahibi olan milletin kültürünü ve medeniyet değerlerini yansıtır.

Türkiye Cumhuriyeti devleti, adına Türk milleti denilen binlerce yılda oluşan bir sosyal varlığın, bin bir emek vererek, çile çekerek ve kahramanlık göstererek kurduğu devlettir.

Kurucuları, Türk milliyetçisidir; Türk milletine mensubiyeti kimlik yapmış, ona hizmet etmeyi, onun egemenlik haklarını korumayı ibadet/görev bilmiş insanlardır.

Kurucuların tanımı ile söylersek Türk milleti, Türkiye Cumhuriyeti devletine vatandaşlık bağı ile bağlı olanların tümüdür ve bir milli kimliktir.

Milli kimliğin tanımı aşağıdaki sözlerdir; “Türk vatandaşlığı ve Türk milli kimliği, Türk milletini ortaklaşa oluşturan Türk vatandaşlarının etnik kökenlerini, din ve dillerini inkar anlamına gelmez. Türkiye Cumhuriyeti bu birleştirici ve bütünleştirici temel üzerinde kurulmuştur. Bu esas, büyük Atatürk’ün “Türkiye Cumhuriyetini kuran Türk halkına Türk milleti denir” sözlerinde ifadesini bulmuştur. Aynı şekilde büyük Atatürk’ün “Ne mutlu Türküm diyene” vecizesi de bu anlayışın bir ifadesidir. Burada Türklük ırka dayalı bir anlam taşımamaktadır”

Bu doğru sözleri söyleyenler bugün, “yeni bir milli kimlik” oluşturmak için “yeni bir anayasa” yapmak istiyor! Bu asla kabul edilemez!

Teröristbaşı APO’nun desteği alınarak başlatılan “Barış ve Demokratik Toplum” süreci ile gerçekleştirileceği iddia edilen “Terörsüz Türkiye” iddiası “elma şekeridir”…

Terör, dış kaynaklıdır ve Türkiye üzerinde dış kaynaklı hesaplar daima olacaktır.

Silah bırakmak ve PKK’yı feshetmek için “sağlam bütünlüklü bir hukuki güvence” isteyen terörist başı APO’ya yeni bir anayasa ile güvence verilmek istenmektedir.

Kırım Savaşı (1856) sonrasında yardımlarına karşılık yapmaya söz verdiğimiz Islahat Fermanı ile Osmanlı Devletinin kurucu hukukunu değiştirerek dini azınlıklara eşit vatandaşlık hakkı veren devrin yöneticilerine, musalla taşında, vatandaşlar, helallik vermemişlerdi.

Aman dikkat!

3. Dünya Savaşı öncesi yine bir emri vaki ile devletimizi ve bağımsızlığımızı kaybetmeyelim!

Unutmayın!

Devlet’in kurucu hukukunu ve Türk milletinin milli kimliğini değiştirmek isteyenler millet nezdinde ve Allah katında hüsrana uğrayacaklardır.

Biliniz ki dün olduğu gibi bugün de Türk milleti, devletini ve egemenlik haklarını sonuna kadar savunacaktır.

Aman dikkat; elma şekerine aldanmayalım!

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mehmet Şandır Arşivi