Besim Güçtenkorkmaz
Bestekar sokağın ünlü kadın bestakarı kim?
Bestekar sokak, Ankara’nın kalbi Kavaklıdere’de kafe ve restoranları ile ünlü, oldukça da hareketli bir sokaktır. Özellikle gençler tarafından tercih edilen mekanların bulunduğu bu sokağın adının ilginç bir hikayesi var.
Bestekâr sokağa adı, bu sokakta oturan ilk Türk kadın bestecilerden Avniye Nazife Aral Güran’dan geliyor. Aslında uzun yıllar bu sokakta oturan Avniye Nazife Aral Güran ile birlikte Bestekar sokak isimlendirilmek isteniyor ama adı uzun gelince, sanatçının adından vazgeçiliyor ve sadece “Bestekar” olmasının vurgusu yapılıyor.
1921 doğumlu olan ve 1993 yılında vefat eden Nazife Güran, 1950’li yıllarda bu sokakta yaşıyor. Sokağın ünlü bir siması olarak “bestekar” adıyla değiştirilmesine karar verildiği zaman da hala o sokakta oturuyor. Elbette sokağa, “Bestekar Nafize Güran” adı verilseydi çok daha mutlu olacaktı ve adı herkes tarafından ezberlenecekti. Ama öyle olmuyor. Ona ithaf edilerek “Bestekar sokak” deniliyor.

NAZİFE GÜRAN KİMDİR?
Klasik batı müziği alanında yüzlerce eser bestelemiş ilk Türk kadın bestecilerinden biri olan Nazife Güran, yıllar içinde birbirinden güzel bestelere imza atıyor, adını sadece ülkemizde değil, yurt dışında da duyuruyor.
Babası büyükelçi olduğu için, çocuk yaşlardan itibaren birçok ülkenin kültürü ile tanışıyor. Çok sık ülke değiştirdikleri için, eğitimine yabancı okullarda başlamak zorunda kalıyor. İlk piyanosuyla, Rusya’da bulundukları dönemde tanışıyor. Kafkasya’da bir öğretmenden piyano dersleri alıyor. Hatta beste yapma yeteneğini de bu yaşlarda ön plana çıkartmaya başlıyor.
İstanbul'da Işık Lisesi'ne devam ederken Cemal Reşit Rey'den ders alıyor. Babasının Berlin'e tayin edilmesi üzerine gittiği Almanya'da Berlin Yüksek Müzik Akademisi'ne kabul ediliyor.

Zamanın müzik otoritesi Prof. Rudolph Schmidt'ten piyano, Prof. Paul Höfferden kompozisyon dersleri alarak gelişiyor. Büyükelçi Hüsrev Gerede'nin teşviki ile ilk konserini Berlin Radyosu'nda veriyor. Besteleri Paul Höffer tarafından Prag'da plak yapılıyor.
Bine yakın eser besteleyen Nazife Güran, kendi yazdığı sözlerin yanı sıra, Ahmet Haşim ve Yahya Kemal gibi şairlerin şiirlerini de besteliyor. Çok seyahat etmesi nedeniyle, yaşadığı ülkelerin tarihi olaylarından da etkilenerek, önemli olaylardan ilham aldığı bestelerini de eserleri arasına katıyor.
KORE’DE BİR TÜRK EVLENİYORSA, TÖRENDE HALA ONUN BESTESİ OLAN KORE MARŞI ÇALINIYOR
Etkilendiği tarihsel olaylardan birisi de bizim de asker gönderdiğimiz Kore savaşı oluyor. Çok uzaklardaki bu savaştan da fazlaca etkilenerek Kore marşını besteliyor. Bu beste, savaş sonrasında Kore’de büyük ilgi görüyor ve Kore Marşı, Kore'de eğer bir Türk ile bir Koreli evleniyorsa, Türklere saygı anlamında evlilik marşı olarak çalınmaya başlanıyor. Günümüzde de bu geleneğin Kore’de devam ettiğinden söz ediliyor.
Amerika Başkanı John F. Kennedy vurulduktan sonra Kennedy Noktürnü besteliyor. Bu bestesi de ABD’de büyük beğeniyle karşılanıyor ve Nazife Güran Amerika’ya davet edilerek ödüllendiriliyor. Kennedy eseri ise halen Boston'daki Kennedy Müzesinde sergilenmeye devam ediyor.
Önemli besteleri arasında, "Anıtkabire Doğru", "Atatürk Gençliği'ne Marşlar", "Piano Eşliğinde Mezzo-Soprano için Liedler", "Piano için 3 konser etüdü", "Mehlika Sultan Ses ve Piano için Ballade" gibi eserler yer alıyor.
Ölümünden sonra, anısını yaşatmak için bazı besteleri, 2006 yılında soprano Ece İdil ve piyanist Metin Ülkü tarafından seslendirilerek albüm haline getiriliyor.
20 Aralık 1993'te kaybettiğimiz, Ankara’nın Bestekar Sokağının adsız bestecisi Nazife Güran, bu topraklarda yetişmiş en önemli ve ilk kadın müzisyenlerden biriydi. Kavaklıderem Derneğinin başvurusu ile Bestekar sokağa, “Nazife Güran” adının da eklenmesi çabaları ise henüz sonuç vermedi.