Bir Sınav Hikayesi

Günün birinde bir adam falına baktırmak istemiş. Falcı bacı, elindeki kahve fincanını bir sağa bir sola döndürüp duruyormuş. Ağzında lafı eveliyor geveliyor, adamcağızı daha da meraklandırıyormuş. Sonra, sana bir iyi bir de kötü haberim var demiş, hangisini önce duymak istersin diye de eklemiş. Adam önce kötüyü söyle sonra iyi olanı ile moral bulurum demiş. Falcı bacı; başlamış anlatmaya. Hayatının bundan sonraki kısmı korkunç zor geçecek, elde avuçta hiçbir şeyin kalmayacak, yiyecek lokma bulmakta zorlanacaksın. Adam falcı bacının anlattıkları karşısında iyice çökmüş. Cılız bir sesle, peki ya iyi haber ne diye sormuş. Falcı bacı şöyle bir bakmış adama, iyi haber alışacaksın demiş.
Şimdi benim de size bir kötü, bir iyi haberim var.
Hangisini önce söyleyeyim istersiniz?
Kötüyle başlayayım.
Geçtiğimiz hafta sonu üniversite sınavları vardı. Pek çok arkadaşımın çocuğu da sınavda ter döktü. Çocuklar içeride, ana babalar dışarıda.
Öncelikle geçmiş olsun dileklerimle başlayayım.
Sınavın kolaylığına, zorluğuna değil de, maliyetine değinmek istiyorum ben. Burada elbette yelpaze çok geniş. Her ebeveyn kendi bütçesi oranında bir harcama yapıyor. Yine de ortalama bir maliyet hesapladığımda dudağım uçukladı. Şimdi eczaneden bir antiviral uçuk kremi alıp, yazının kalanını öyle okuyun derim.
1 Eylül 2015 tarihi itibariyle dershanelerin kapatılması,ardından etüt merkezlerinin kapatılması ve nihayetinde her kuralın bir şekilde arkasından dolanmayı başaran insanımızla tek ders kursları (ama çok ders veriyor)sistem iyice kilitlendi.
Gelinen son nokta, herkesin kendi bütçesi özelinde şekillendi. Üniversite sınavına giren birçok kişi ile konuştum. Kalem kalem maliyetlerini sordum. Fiyatlar inanılmaz. Sınavda Türkçe, Edebiyat, Tarih, Coğrafya, Din Kültürü Ve Ahlak Bilgisi, Felsefe, Matematik, Geometri, Fizik, Kimya, Biyoloji olmak üzere 11 dersten sorumlu çocuklar.
TYT ve AYT olmak üzere iki ayrı sınava giren çocuklar,alanlarına göre soruları seçiyorlar ama sonuçta iyi puan alabilmek için çoğu sorudan sorumlular.
Konuştuğum öğrencilerden biri, en büyük harcama kaleminin test kitapları olduğunu söyledi. Haftada 2 test kitabı bitirdiğinden bahsetti. Ve test kitaplarının tanesinin 150 TL olduğunu söyledi. Bu haftada 450 liralık bir bütçe ayırmayı gerektiriyor. Her bir özel dersin 150 ila 200 TL olduğunu da ekledi. Sınav ücreti 180 TL. Diğer yandan herkes ihtiyaç duymayabilir ama pandemi dönemine de denk gelen şu süreçte, stres yönetimi için pek çoğunun gittiği psikolog için ayrılan bütçe de her bir seans için 400 TL civarında. Ben sizin için rakamları tek tek toplamayayım varın o rakama siz ulaşın.
Ha bu arada üniversiteyi tüm bu çabalarla kazanan genç arkadaşımız devlet üniversitesi kazanırsa harç, özel üniversite kazanırsa, okul ücretleriyle baş başa kalacak. 4 yıl okuduktan sonra henüz tecrübesi olmayan biri olarak, iş aradığında kazanacağı para hiç de kabarık bir cüzdanı olmasını sağlamayacak.
Velhasıl iyi haberim: Buna alışacaklar.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Mine Uzun Arşivi