Ümit Sezgin
Değneksizler
Bu satırları Başakşehir-Fenerbahçe maçı başlamadan yazıyorum, çünkü maçın bir önemi yok. “Ne yaparsanız yapın bazı güç odaklarıyla baş edemezsiniz…” Hepimizi buna inandırmak istiyorlar. Pes edelim, vazgeçelim, mücadele etmeyelim istiyorlar. Pek çok kişi bu noktaya da geldi aslına bakarsanız. Direniyor gibi görünenlerin bir kısmı da aslında çoktaan nafile uğraştıklarını anladılar, yalandan esip gürlüyorlar.
Bana inanmıyorsanız, TFF Başkanı Hacıosmanoğlu’na sorun. İstediğin kadar operasyon düzenle, bahis oynayanları, şike yapanları, maç sonucu ayarlayanları ortaya çıkardığını açıkla, disiplin cezası ver. Yetmesin, başsavcılık devreye girsin, tutuklamalara başlasın, yazılsın, çizilsin hiçbir şey değişmiyor.
“Malum güç odakları” dalga geçer gibi, büyük bir cüretle bildiklerini okuyor. Bana inanmıyorsanız Hacıosmanoğlu’na sorun. Dünyanın öbür ucundan bağırıyor “köpeksiz köy buldular, değneksiz geziyorlar”. Sayın Başkan yeni mi farkediyorsun değneksiz gezenleri Allah aşkına?.. Sen demedin mi “orta hakem hata yapabilir, ama VAR’daki yapamaz”. Seni VAR’dan vuruyorlar. Hepimizin gözünün içine bakarak, “Al sana VAR” diyorlar. Bize inanmıyorsan Samsunspor Başkanı Yüksel Yıldırım’a sor. Memleketin en meşhur Galatasaray sevicilerinden Yıldırım bile yırtınıyor şimdi. Galatasaray’ına yüklenirken bile Fenerbahçe düşmanlığını saklamadan ağlaşıyor; “Fenerbahçe maçının intikamını Galatasaray bizim üzerimizden aldı”. Ne bekliyordun, memleketin başsavcısını, federasyon başkanını takmayan “Değneksizler” seni mi takacak?
Fenerbahçe maçlarının on gün öncesinden başlayarak trafik kameralarına bile demeç vermekle bu işleri çözemezsin Sayın Yıldırım. “Malum güç odaklarının” yapısı belli. Kullanıp atarlar adamı. Bak az kaldı, izle, bir süre sonra işe yaramaz hale gelince bazılarını buruk, muruk dinlemeyip kenara atacaklar. Boşa rezil ediyor kendini. Bir hafta önce hakemlere demediğini bırakmayan adam, utanmadan sizin maçtan sonra “hakem kararlarına saygı duyalım” diyor. Adam utanır diyeceğim ama utanmadığını biliyoruz.
Farkında değilsiniz istediğiniz kadar kendinizi kullandırın, eğilin, bükülün, kıvırın, günü gelince, işe yaramadığınızı düşündüklerinde ya da çıkarlarınız ters düştüğünde bir anda kenara atılacaksınız.
İnanmıyorsanız Hacıosmanoğlu’na sorun. Şimdi oralardan bağırıyor, “ hesap soracağım”… Yok, yok Başkan ne kendini kandır ne bizi, hesap mesap soramazsın. Hesap soracak adam hafta içinde, beraberliğe bile tahammülü olmayan Galatasaray yöneticilerini kapalı kapılar ardında kabul etmezdi. Sahi ne konuşuldu o toplantıda?.. Yüksel Yıldırım ne biliyor da “intikamı bizim üzerimizden aldılar” diyor? Bir açıklasanız keşke şu Trabzonspor Başkanı Ertuğrul Doğan’a bile “Samsun’un hakkı yendi” isyanını ettiren tezgah nasıl kuruldu, o iki hakem kim tarafından seçildi, nasıl atandı?
Girişte de söyledim bu satırları maçtan önce yazıyorum, Fenerbahçe, Başakşehir’i yense ne olur, yenilse ne olur… Değneksiz gezen “Malum güç odakları” orada olduğu müddetçe hepsi hikaye. 99 puan alsan, kendilerini 100’e taşırlar, 100 puan alsan 102’ye… Gerisi hikaye. Sadettin Saran da bir gün anlayacak, kenarda sessiz durarak bu işin olmayacağını.
Fenerbahçe, Başakşehir maçı beraberlikle bitti. Söylenecek çok şey var, Tedesco’nun yanlış tercihlerinden, Kerem, Nesyri, Talisca, Nene gibilerinin bireysel yetersizliklerine kadar…
Başakşehir’in hakkını da yememek lazım, Nuri Şahin’le çok daha iyi, dirençli ve istekli bir takım oldular. İlk yarıda biraz daha dikkatli ve becerikli olsalar Fenerbahçe’yi yenebilirlerdi de. Ama dediğim gibi bunların bir önemi yok, Değneksizlerin önceden yazdığı senaryo yürürlükte nasıl olsa.