Bahattin Yücel

Bahattin Yücel

Endonezya Cumhurbaşkanının ziyareti

Geçtiğimiz günlerde Türkiye’yi resmen ziyaret eden, Endonezya Cumhurbaşkanı Prabowo Subianto, TBMM Genel Kurulu’ndaki konuşmasında, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu önderi Atatürk’ün, siyasal yaşamında ayrı bir yeri olduğunun altını çizdi; “Benim vazgeçilmez rol modelimdir” dedi.

Önceden kararlaştırıldığı kuşkusuz bu resmi ziyaretin, Trump’ın seçilmesiyle sarsılan dengelerin yarattığı belirsizliklerle, aynı dönemde gerçekleşmesi iç sorunlarına dalan Türk kamuoyunun fazla ilgisini çekmedi.

Sosyal medya ağırlıklı yayınlanan haberlerde, bu konuşmayı Sayın Cumhurbaşkanının hoşlanmadığına ilişkin göndermeler yer aldı. Daha sonra Beştepe’ye yakın kaynaklar servis edilen fotoğrafın geçmişteki ziyaretten kaldığını vurguladılar.

Son yıllarda doğrudan katılmasa bile Bağlantısızlar Hareketi -NAM- ile dirsek temasını sürdüren Türkiye’nin, bu ziyareti ne denli önemsediğini önümüzdeki günlerde hep birlikte anlayacağız.

Ziyaret 1959 yılında ülkemize gelen bir başka Endonezya devlet başkanını, Sukarno’yu anımsattı. Daha doğrusu İstanbul’da yaşadığı bir macerayı.

Endonezya’nın yıllar önceki Devlet Başkanı, “Bağlantısızlar Hareketi'ni” ve ülkesinin bu örgütteki yerini sağlamlaştırma çabasındaydı. Büyük olasılıkla ülkesi ile Türkiye arasındaki diplomatik ilişkileri güçlendirmeyi amaçlamıştı. Sukarno'nun uluslararası alandaki etkisini artırma çabalarının bir parçasıydı.

Sukarno döneminde Endonezya, Bağlantısızlar Hareketi’nin lider ülkeleri arasındaydı. Bandung Konferansı’nın ardından, Bağlantısızlar içinde kilit rol oynamaya başlamıştı. Dış politikası anti-emperyalist çizgideydi. Üçüncü Dünya ülkelerinin aralarında dayanışmalarını önceliyordu.

İstanbul'da yaşadıkları, ziyaretinin diplomatik yanını kısa sürede unutturdu.

Konuk Başkanın kadınlara olan düşkünlüğünü kuşkusuz Dışişleri de biliyordu. İstanbul’da dönemin en ünlü randevuevinin sahibesi, Lüks Nermin’in aracılığıyla sağlanan, bir gecelik ilişkiden geçen virüs, iki ülke arasında diplomatik gerginliğe yol açtı.

Kısa sürede önlem alınmakta gecikilmedi. Fatin Rüştü Zorlu yönetimindeki Dışişleri Bakanlığı, bu saçmalığın daha fazla uzatılmasını istemedi. Lüks Nermin vergi kaçakçılığı suçlamasıyla gözaltına alınarak tutuklandı. Devletin “ali menfaatleri” bunu gerektirmiş olmalıydı.

Önceki ve Sonraki Yazılar
Bahattin Yücel Arşivi