
Ümit Sezgin
Her maç ayrı macera
Klasik macera filmleri gibi Fenerbahçe’nin maçları. Önce hatalar yapıp, fena dayak yeyip perişan oluyor kahramanımız, sonra canhıraş debelenip, fantastik hamleler yapıp zor durumdan kurtuluyor. Ancak hatırlatmak lazım artık bu senaryo çok bayatladı, iş yapmıyor. Fenerbahçe, taraftarını bu köhne senaryoyu seyretme eziyetinden kurtarmak istiyorsa, ilk yarılarda saçma gol yeme huyundan vazgeçmeli. Mourinho, Talisca’yı takıma adapte etmeli, Tadiç’i sakat değilse kesmemeli, Amrabat’ı dinlendirip İsmail’i kullanmalı ama en önemlisi üçlü defansta uyumu sağlamalı.
Mourinho, defansta “ilk”leri tercih etmişti. Biraz Avrupa yorgunlarını dinlendirmek biraz transferle gelenleri hızla takıma adapte etmek için, sadece birkaç kere antrenman yapabilen Carlos ve Skiniar ile Levent’e üçlü defansı emanet etmişti. Bu üçlü için her şey ilk kezdi ve beşinci dakikada soldan gelen ilk Rize atağında gole izin verdi. Fred’in Ali Sowe’a müdahale edememesinin de payı vardı golde.
Birkaç dakika sonra yine soldan gelen Rize’nin ikinci kontra atağında Ali Sowe yine bu üçlünün ve Oğuz’un bakışları arasında ikinci golü buldu. On üç dakikada iki gol yiyen Fenerbahçe’nin o dakikaya kadar şutu bile yoktu.
Fenerbahçe’nin sağ kanadını Rize çok iyi kullandı. Amrabat’tan destek alamayan kanat beki Oğuz Aydın, kendi orta sahasından destek alan Akintola’yı durdurmakta zorluk çekti.
Orta sahaya Fred ve Amrabat’la hakim olamayan, iki farkla geriye düştükten sonra bile oyunu rakip sahaya taşıyamayan Fenerbahçe, sağ kanadını da ofansif olarak kullanamadı. Tek umut Kostiç’le sol kanada, bir de zaman zaman Amrabat ve Skiniar’la geriden defans arkasına atılan uzun toplara kaldı.
İlk yarıda Fenerbahçe adına sahanın adamı Skiniar oldu. Önce yenilen golde top ayağına çarpınca İrfan Can kontrpiyede kaldı. Sonra ilk yarının son bölümünde duran topta kafa vuruşuyla golü buldu ama VAR’ın ofsayt kararına takıldı. Ardından korner atışında yine Skiniar’ın düşürülmesinde VAR kararıyla penaltıyı buldu. Rize on kişi kalırken Dzeko golü attı.
İkinci yarıya başlarken Mourinho doğru bir hamleyle Tadiç’i oyuna alıp, Amrabat’ı kenara, Syzmanski’yi orta sahaya çekti.
Bu değişikliklerle birlikte Fenerbahçe önce orta sahaya hakim oldu, sonra tüm sahaya… Elbette Rize’nin eksikliğinin de etkisi vardı ama Fenerbahçe dönen topları da hızla geri aldığı için üst üste pozisyonlar üretti.
Pozisyonlar gol getirmeyince Mourinho fazla beklemedi 60. Dakikada Levent’i çıkarıp Talisca’yı oyuna aldı. Kostiç geriye Oğuz sol açığa geçti. Tadiç sağ açıkta Talisca ise on numara pozisyonunda yer aldı. Dakika 70 dediğinde ise Kostiç’i çıkarıp İrfan Can Kahveci’yi oyuna alan Mourinho’nun artık bir hoca olarak yapacağı pek bir şey kalmamış görünüyordu.
Üç dakika içinde dört kere direkten dönen toptan sonra önce Ghezzal çift sarı karttan atılıp Rize’yi 9 kişi bıraktı hemen ardından Dzeko beraberlik golünü buldu. Mourinho son hamlesini yaparak defanstan Carlos’u çıkarıp Cenk Tosun’u oyuna aldı.
Fener’in sahada 7 hücumcusu varsa, Rize’nin üst direği vardı. Oyun boyunca tam 4 top Rize üst direğinden döndü. Üç puanı getiren golü Tadiç’in ortasında yine Nesyri attı. Bu macera da mutlu sonla bitti ama…